Kimya Sektöründe Yapay Zekâ Dönemi
Kimya Sektöründe Yapay Zekâ Dönemi/ Nasıl Bir Ekonomi-10.03.2025
Kimya sektörü, küresel ekonominin hayati bir bileşeni olarak, diğer pek çok sektör için hammadde ve ara mamul sağlıyor. Ancak günümüzde piyasa dinamikleri, kimya şirketlerini mevcut şartların ötesinde yenilikçi düşünmeye zorluyor. Burada özellikle enerji dönüşümünü destekleyecek yeni malzemelerin elde edilmesi gibi araştırmalar öne çıkıyor. Diğer taraftan istikrarlı bir büyüme yakalamak, üretim ve tedarik zincirinde verimlilik sağlamak gibi gereklilikler de şirketler üzerinde baskı oluşturuyor. Dahası, kimya endüstrisinde inovasyon sürecinin son dönemde giderek yavaşlaması, şirketlerin karşı karşıya olduğu bir diğer ciddi sorun.
Bu gelişmelerin önemli bir kısmı sektörün yapısal özelliklerinden kaynaklanıyor. Bilindiği gibi kimya sektörü sermaye yoğun bir doğaya sahip. Bu sebeple yazılım gibi sektörlere kıyasla daha uzun inovasyon döngülerine sahip olan kimya sektörünün ayrıca sıkı düzenlemelere tabi olması da durumu daha karmaşık hale getiriyor. Bu karmaşık yapı, sektörü hem fırsatlar hem de zorluklarla dolu bir sahaya dönüştürürken, yeni teknolojilerin benimsenmesinin önündeki engelleri de artırıyor. Ancak gelişen yapay zekâ teknolojisi sayesinde bu durum değişebilir. Özellikle üretken yapay zekanın ortaya koyduğu yenilikler ile kimya sektöründe adeta devrim niteliğinde bir sıçrama yaşanması mümkün. Yeni moleküler keşiflerden yaratıcı pazarlama stratejilerine kadar geniş bir yelpazede tüm iş süreçlerini daha erişilebilir ve özelleştirilebilir hale getiren bu teknoloji, sektörü yeniden şekillendirme potansiyeli barındırıyor. Bu durum, özellikle performansı hedeflerin altında kalan şirketler için operasyonel etkinlikleri kayda değer ölçüde artırma fırsatı sağlıyor.
Üretken yapay zekâ, rekabet dinamiklerini kökten değiştirecek bir dönüşümü beraberinde getirmekte. Müşteri verilerinin daha etkin bir şekilde kullanımına imkân veren bu dönüşüm, küçük şirketler için pazara giriş engellerini önemli ölçüde azaltıyor. Dahası, artan şeffaflık sayesinde müşteriler, tedarikçileri kolayca karşılaştırıp seçme imkanına kavuşuyor. Tüm bu değişimler, kimya sektöründe gelecekteki rekabet ortamının büyük ölçüde yapay zekanın stratejik kullanımına bağlı olacağının güçlü bir işaretçisi niteliğinde. Nitekim, McKinsey tarafından konuya ilişkin yapılan bir araştırmada, yapay zekanın kimya sektörüne sağlayacağı faydalara yönelik çarpıcı tahminler yer alıyor. Araştırmaya göre özellikle zaman alan işlerde büyük bir verimlilik sağlanması söz konusu. Kimya sektöründe yeni uygulamaların keşifleri geleneksel süreçlerle aylar sürerken, bu süre yapay zekanın sunduğu olanaklarla sadece birkaç güne iniyor. Yeni müşteri kazanma oranlarının artırılması ve gelir seviyesinde artış yaşanması, yapay zekanın doğrudan etkileri arasında sıralanıyor. Yapay zekâ, gerçek zamanlı fiyatlandırma optimizasyonu sağlayarak satış karını yüzde 2 ila 5 oranında artırma potansiyeline sahip. Ar-Ge süreçleri de bu yeni teknolojinin en fazla etkileyeceği alanlar arasında gösteriliyor. Bilindiği gibi kimya sektöründe Ar-Ge uzun süren maliyetli bir faaliyet. Yeni molekül ve malzemelerin keşfedilmesi yıllar sürebiliyor. Bu zaman zarfında araştırmalar için milyonlarca dolar harcanabiliyor. Üretken yapay zekâ araçları sayesinde yeni molekül ve malzemeler için ortalama keşif süresinin üçte bir oranına düşebileceği belirtiliyor. Öte yandan istenen formülasyona ulaşma hızında yüzde 30 oranında artış ve maliyetlerde yaklaşık yüzde 5 tasarruf sağlanabiliyor. İş gücü verimliliğinde yüzde 30 ila 40 arasında artış, üretim verimliliğinde ise yüzde 10'un üzerinde iyileşmenin mümkün olduğu hesaplanmış. Ayrıca, müşteri hizmetlerinden kaynaklanan satış kaybının yüzde 65'ten fazla azaltılması ve idari maliyetlerin yüzde 50'nin üzerinde düşürülmesi, yapay zekanın operasyonel avantaj sağlayabileceği diğer alanlar.
Bu verileri değerlendirdiğimizde, yapay zekanın, kimya sektöründe yeniliği, verimliliği, maliyet yönetimini ve müşteri memnuniyetini olumlu etkileyeceğini görüyoruz. Birçok kimya şirketi, yapay zekâ yolculuğunun henüz ilk aşamalarında ve bu nedenle bu teknolojiden azami ölçüde faydalanabilmeleri için hızla harekete geçmeleri gerekiyor. Şirketlerin bu teknolojiyi benimserken aynı zamanda değer oluşturmaları ve değişimi iyi yönetmeleri başarı için en önemli şartlardan biri. Bunun için, iyi bir planlama yapılması ve alınacak kararlarda yapay zekadan elde edilen çıktıların etkin biçimde kullanılması büyük önem taşıyor.
Günümüzde yapay zekâ teknolojisinin iş dünyası için öncelikli konulardan biri olduğunu söyleyebiliriz. Bu alanda rekabet avantajını yakalamak için, organizasyonların net bir yol haritası oluşturmasına ihtiyaç var. Yapay zekadan en çok fayda sağlayacak şirketler muhtemelen onlarca yıllık ticari, operasyonel veya Ar-Ge birikime sahip köklü şirketler ve yapay zekayı merkeze alan iş modellerine sahip yeni girişimler olacak.
Kimya endüstrisinin birçok farklı sektöre girdi sağlayan yapısı düşünüldüğünde, bu alanda yapay zekâ teknolojisinin etkin biçimde uygulanması ve hızla benimsenmesi, tüm sektörler için derin ve geniş çaplı etki oluşturacaktır. Yapılacak doğru hamleler ile hem kısa hem de uzun vadede büyük avantaj elde edilmesi mümkün. Yapay zekanın sunduğu olanakları kullanarak sağlanacak ilerlemeler şirketlere bir adım öne geçme fırsatı sunacak.